12 Aralık 2019 Perşembe

THE SCUM VILLAIN'S SELF-SAVING SYSTEM - BÖLÜM 11: ERKEK LİDERE İHANET ETMEK 2

Oyun terimlerini olabildiğince orijinal tutuyorum çünkü genel olarak jargonunda da Türkçe kullanılmıyor, bilebileceğiniz kolay terimler olsa bile ne olur ne olmaz açıklama olarak yazacağım. Atladığım olursa yorum olarak bırakmanız yeterli olacaktır, hâlledeceğimden emin olabilirsiniz. İyi okumalar diliyorum.

 

 

Bu sözler dillendirildiğinde herkes kargaşa içindeydi. Kalabalığın içinde Luo Binghe da şok olmuştu.

 

 

Tek bir ele bile mi ihtiyacı yoktu?

 

 

Sha Hualing homurdandı, Shen Qingqiu’nin kendini beğenmiş kibirli birisi olduğunu düşündü fakat aynı zamanda da mutlu hissetti. Bu kadar çabuk nasıl kazanabilirdi, o zaman neden kabûl etmemişti? Aceleyle konuştu: “Kıdemli Shen izin verdiğine göre, öyleyse, başlayalım!”.

 

 

Kenarlardaki birçok insan bu kızın vurdumduymaz olduğunu ve diğerlerinden fayda kazanmak istediğini düşünüyordu, bu nedenle her taraftan yuhalanmaya başlandı. Shen Qingqiu okurken oyunu izlermiş gibi hisseden okuyucu tipindendi. Şu anda hikâyedeki karakter olarak daha farklı şeyler hissediyordu, Sha Hualing’in tarzını ve yaptığı şeyleri kaldıramıyordu. Yine de onun genç, tatlı ve çekici olduğunu, bu sebeple de şirin bir loli* gibi davrandığını gördü.

 

 

Loli: Lolita’nın kısaltılmışı, seksi genç kız anlamına gelmekte. Erişkin olmayıp yaşından büyük gösteren, davranan kızlara genel olarak denen bir terim.

 

 

Dikkat odağıyken Shen Qingqiu gerçekten kılıcını çekmek yerine sol elindeki kâğıt yelpazeyle oynamayı istiyordu, yüzündeki küçük gülümsemeyle tek kollu kıdemliyle yüzleşti.

 

 

Kıdemli Du Bi’nin sadece tek bir eli vardı fakat hayalet kafalı bıçağı* tuttukça etkilemiyordu. Fakat kılıcı geçti, yol boyunca havayı uğuldattı ve hedefine vurmadı. Arkasına döndü ve Shen Qingqiu’nin çoktan farklı bir yerde yelpazesini sallayarak ona güldüğünü gördü.

 

 

Hayalet kafalı bıçak: İngilizceye çeviren doğru çevirdiğinden emin değilmiş. Bıçaktan ziyade bir kılıçtan bahsediliyor.

 

Buna rağmen Xiu Ya kılıcı çoktan kınından çıkmıştı. Shen Qingqiu elleriyle kılıcını çekmemişti, sadece gizlice elini kılıcın mühründe tutup Xiu Ya kılıcını hava yoluyla uçurarak hareket ettirdi. Kar beyazı kılıcın hafifliği acı vericiydi, Kıdemli Du Bi’nin gözlerini yaraladı, bu nedenle kılıcını kaldırıp saldırılarını arttırdı! Bıçak ve kılıç çarpıştı, çın çın sesleri kıvılcımlar dans ettikçe bitmiyordu.

 

 

Herkes mest olmuş, ilgiyle izliyordu. Bu yarışma ‘izlemesi keyifli’ ve ‘güzeldi’. İlk olarak, iki tarafın da güçlü ve askerî yetenekli olması izlemesinin keyifli olmasının; ikinci olarak da son derecede muhteşem görsel etkisi de güzel olmasının sebebiydi. Özellikle de Shen Qingqiu’den dolayıydı: yelpazesini sakinlikle sallarken kolay hareketlerle kılıcını hızlı hızlı döndürerek ardışık görüntülerle kılıcın ışığı havada, her yedi adımda başka bir tane göndermek için şiir sebebiyet verdi, bu bir tür baş döndürücü tarzdı!

 

 

Luo Binghe izledi ve kalbinin etkilendiğini hissetti. Shen Qingqiu’nin güçlü olduğunu biliyordu fakat bu derecede güçlü olduğunu düşünmemişti.

 

 

Çok güçlüydü!

 

 

Müritlerinin tezahüratlarının ortasında, Shen Qingqiu ilk testte zafer kazandı.

 

 

O anda, Shen Qingqiu asıl eserdeki yap ya da öl dürtüsündeki kendini beğenmiş dallama pisliği birazcık anlayabildi.

 

 

Çünkü bu gerçekten çok havalıydı!

 

 

Bütün müritlerin gözlerinde yıldızlar vardı. Shen Qingqiu fazlasıyla canlanmış hissediyordu!

 

 

Bir pislik kötü adam bile iç değerlendirme yapabilecek saygınlığa sahipti!

 

 

Aynı zamanda, sistem iyi haberler gönderdi:

Ölümsüz Dağı’ndaki iblis istilası, ilk test, Shen Qingqiu’nin zaferi, güç değeri: +50, B Puanı: +50.

 

 

Shen Qingqiu’nin kalbindeki gülümseme sistemin diğer haber parçasını suratına çarpana değin pek de uzun sürmedi.

 

 

Önemli uyarı: Eğer Luo Binghe yarışmaya katılmazsa kahramanın doğru şeyi yapma cesareti derecesinden 1000 düşülecek.

 

 

‘Ne?!’ Kalbi büyük şoku kaldıramayan Shen Qingqiu’nin rengi değişti.

 

 

Doğru şeyi yapma cesareti seviyesi şişirilmiş ve harcanmıştı, bunca zaman çok çalışmasına rağmen hâlâ 300’ün sadece birazcık üzerindeydi. Bu sefer 1000 mi düşülecek?!

 

 

Sistem, insanları öldürmeye mi çalışıyorsun?!

 

 

Bu seferki yarışma hikâye çizgisindeki önemli bir sahneydi. Aynı zamanda da küçük □□ ya da iki kadın kahramanın ilk çıkışları, küçük kardeşin, hilelerin ve diğer önemli rollerin karşılaşıldığı başlangıçtı.

 

 

Eğer Luo Binghe burada ortaya çıkamazsa kireç taşına çıkıp herkesin ilgisini çekecekti, bu yüzden doğru şeyi yapma cesareti -1000 olacaktı.

 

 

Fakat sekti temsil etmeyi kâbul edip dövüşürse, o zaman Shen Qingqiu’nin ne yapması gerekecekti?

 

 

Asıl eserde Luo Binghe’yı sahneye ittiriyordu, çünkü o utanmazdı! Kendi sektinin onuruyla ilgilenmiyordu bile! Luo Binghe’dan iliklerine kadar nefret ediyordu, iblislerin taciz etmesi için yardım etmesi yeterliydi!

 

 

Fakat şu anda Shen Qingqiu bu üç fikrin hiçbirini yapmayacaktı!

 

 

Sonunda, hâlâ tamamiyle bilimsel olmayan sistemi suçlamalıydı!

 

 

Kahramanın doğru şeyi yapma cesareti hakkında konuşulduğunda neden hep başkalarının uğraşlarına dayanmalıydı?!

 

 

Shen Qingqiu ikinci tur başlamak üzereyken hâlâ sistemin ne kadar bilimsel olmadığı hakkında sinirliydi.

 

 

Sha Hualing Shen Qingqiu’nin paçayı kurtarmasından korkuyordu, yavaşça konuştu: “Testin devamında sadece tek birisi her defasında çıkarsa böylelikle öneri almanın da anlamı olmayacaktır. Ailemi ikinci testte temsil eden kişi ben olacağım.”

 

 

İlk olarak kendi gücüne güveniyordu, ikinci olarak Shen Qingiqu’nin muhtemelen Kıdemli’nin otoritesini astın otoritesini bastırmak için kullanmayacağını hissettiğinden dolayı sahneyi almıştı. Shen Qingqiu bu küçük konularda tamamiyle isteksizsizliğini ifade ediyordu; orijinalinde kasıtlı gücü ve ünüyle kurtarsa bile sistemin duyurusunu işitmenin üzerine bozulmuştu.

 

 

Fakat başka bir bakış açısına göre ikinci sefer fazlasıyla heyecan verici sayılırdı.

 

 

Shen Qingqiu miskin miskin konuştu: “Kızın dediklerini duydunuz. Sorumluluğu kim üstlenecek?”

 

 

Bütün müritlerine sorsa bile gözleri belirli bir bölgedeydi.

 

 

Zarif, kadın müritlerle dolu bu bölgedekilerin hepsinin Xian Shu Tepesi müritleri olduğundan hiç kuşku yoktu. Bu bölge Xian Shu Tepesi’nin güzel, beyaz MM’le* dolup taşıyordu, çıkıntı yapıp peçe takan birisi vardı.

 

 

MM: ‘Mei mei’ ya da kız kardeşin argo hâli. Xian Shu Tepesi müritlerine fıstık sürüsü diye sesleniyor bir nevi. :D

 

 

Shen Qingqiu sorduktan sonra bu kişi yavaşça ayağı kalktı.

 

 

Shen Qingqiu heyecanını gizleme zorluğuyla patlayacağını hissetti.

 

 

Geldi! O geldi! Romanın iki büyük kadın öncüsü ilk defa PK* yapmak üzereydiler!

 

 

PK: PVP (Oyuncu Oyuncuya Karşı) ölümlerinin oyun jargonundaki söylenişidir. Player Kill, ‘Oyuncu Öldürme’ olduğundan dolayı kısaca PK deniliyor.

 

 

Liu Mingyan* çok güzeldi. Yeri göğü sarsıyordu, hayaletler ve tanrılar bir tür büyük güzelliğe ağlıyorlardı. Antik nesil Xian Shu Tepesi bütün güzelleri alsa bile onlardan bağımsız gözükecekti.

 

 

Liu Mingyan: Ming Yan ‘Deniz Sisi/Çiseleyen Sis’ anlamına gelmekte.

 

 

Ağabeyi Bai Zhan Tepesi’nin Tepe Lordu’ydu. Xian Shu Tepesi’nin sonraki neslinden bir mürit olmuştu çünkü yaşı küçüktü ve geç girmişti.

 

 

Çünkü o aşırı derecede güzeldi, kalbini çalmak için yeterliydi, yılın her anında yüzünü peçeyle örtmek zorundaydı. Yüksek bir konuma sahip çiçek gibiydi, erişilemezdi.

 

 

Kısacası, bu karakterin görünüşünü yazabilmek için Gökyüzüne Ateş Eden Uçak muhtemelen anaokulundan liseye kadar öğrendiği bütün deyimleri kullanmıştı, onun için gerçekten zor olmalıydı.

 

 

Shen Qingqiu bu kadın karakteri gerçekten beğeniyordu. Nedeni Liu Mingyan’ın görünüşünün sadece üst düzey olması için değildi,  mükemmel hoşgörülü, harika tarzlı, olayı bir uçtan bir uca anlayabilen, adîl ve nezih olmasından da dolayıydı. Luo Binghe’nın muazzam hareminde bu tip bir zekâya sahip, iyi karakterli bir eş bulmak zordu.

 

 

Başka bir nokta, Liu Mingyan Gökyüzüne Ateş Eden Uçak’ın kalemiyle detayları yazmadığı tek kadın liderdi. Bu düzenleme birçok okuyucunun gökdelen gibi kan püskürtmesine yetecek kadar hoşnutsuzdu. Liu Mingyan’a verilip başka kadınlarda olmayan bir özellik: yeşim kadar saf ve buz kadar bozulmamış* olmasıydı.

 

 

Yeşim Kadar Saf... Buz Kadar Bozulmamış: Birisinin saf ve asil bir karakter olduğunun söylenişidir.

 

 

Yapılabilecek bir şey yoktu, bunu en iyi durumda bile başaramazdı ( ̄」).

 

Bu savaşta izlenecek şey sözlerdi. Kötü yolda İblis bir kız varsa şüphesiz Doğru yoldan Ölümsüz bir kız da olmalıydı. Bütün erkekler melekler ve iblisler arasında sıkışıp sorun çıkartarak kendisi için kıskançlıkla bir anlık savaşıp sonrasında hayatını onun için vermeyi hayâl etmiştir, bu bir erkeğin varlığının en yüce YY kriteri sahnesidir. Kötü iblis kızın vahşiliğindeki güzellik ve aşırı davranışları onu sarhoş edebilirdi, Dürüst aziz kız arzulayıp kaçınma arasında tereddütüyle insanların kalbinin sıkışmasına izin veriyordu.

 

 

Burayı düşünecek olursak Shen Qingqiu acı gözyaşlarıyla kendisi için ağladı ve Luo Binghe’ya doğru tekrardan bakmaktan kendini alıkoyamadı.

 

 

Üzerindeki bütün bakışları fark etmemek Luo Binghe için zordu. Neden Shen Qingqiu onu bu kadar önemsiyordu? Shizun gerçekten de beni uygun olarak mı görüyordu?

 

 

Yine de, Yüce Tanrı Gökyüzüne Ateş Eden Uçak’ın kaleminden altından iki kadın karakterin arasındaki savaşta erkekler için soyunmazlarsa görülecek özellikle ilginç bir şey yoktu. Tütsüde birkaç çubuğun yanacağı kadar zamanda adilce Liu Mingyan kaybetmişti. Sonuçta Wan Jian Tepesi’nde* kılıcını bulamamıştı, temel kılıç kullanım tekniğiyle çoktan İblis sektinin İblis Aziz’i olmuş Sha Hualing’e karşıydı, doğal olarak ikisi arasında güç farklılıkları vardı.

 

 

Wan Jian Tepesi: On Bin Kılıç Tepesi. Müritlerin kılıçlarını bulmak için gittikleri yerdir.

 

 

Liu Mingyan Shen Qingqiu’nin önüne doğru ilerledi, “Bu mürit kaybetti ve görevi rezil etti, Askerî Amca Shen’den beni cezalandırmasını talep ediyorum.”

 

 

Shen Qingqiu konuştu: “Bu sorumluluğu üstlenerek sırtına yüklemiştin, senin için kolay değildi. Bu sefer kaybetsen bile dövüş sanatıyla ilgilenip başka bir gün kazan.”

 

 

Bir tur kazanınca Sha Hualing neşe saçarak cilveli bir şekilde konuştu: “Bu üçüncü test kazananı belirleyecek! Kıdemli Shen sonraki teste kimi göndereceğini bilmiyor mu? Bu sefer dikkatlice, daha iyi seçmelisin.”

 

Shen Qingqiu kendisini eliyle destekleyerek ayağa kalktı. Anlamı derin bir şekilde konuştu: “Genç Bayan’ın bu sefer kendisini tehlikeye atmasına gerek yok. Bu Shen’in aklında sadece kazanmayacak, intikamını da alacak birisi var.”

 

 

Sha Hualing onu sadece korkutmak için konuşuyormuş gibi düşünerek davranıp alkışladı. Konuştu: “Hangi cesur savaşçı üçüncü test için gönüllü olacak?”

 

 

Sayısız iblisin arasında dev ihtiyar yavaşça ortaya çıktı.

 

 

Çok uzun olduğu için dev diye çağrılıyordu.

 

 

Kesinlikle üç metreden daha uzundu!

 

 

Kaplan gibi sırtı, ayı gibi göğsüyle saçları açık ve kabarıktı. Baştan aşağıya dikenli zırh giyiyordu, saf demirden bir balyoz sürüklüyordu. Her adım attığında Shen Qingqiu yerin birazcık titrediği hissetti.

 

 

Sha Hualing memnuniyetle konuştu: “Ölümsüz Dağ’daki herkese bir uyarı yapacağım. İblis Tian Chui’nin dikenli zırhı ailemin güçlü zehriyle kaplıdır. Bu tür bir zehir iblislerde etki yapmaz fakat insanlar delinir, tedavisi yok.”

 

 

Shen Qingqiu’nin bu sözleri duyduktan sonraki ilk hisleri şöyleydi: Lanet Yüce Tanrı Gökyüzüne Ateş Eden Uçak, bu kadar kolay ve vurdumduymaz isimler seçme!

 

 

Tek kola sahip olanın ismi Kıdemli Du Bi’ydi(Tek Kol), silahı büyük bir çekiçti, bu yüzden Kıdemli Tian Chui(Gökyüzü Çekici) diye sesleniliyor. Özenle ve sebat ederek isim seçmeye kalkışmış mı?!

 

 

Kenardaki herkes kudurmuştu.

 

 

 Aşağılık iblis kız! Yarışma yarışmadır, güçlü bir zehir kullanmak... burada adalet nerede?!”

 

 

Sha Hualing sertçe cevap verdi: “Bunu saklamadım. Eğer bir şeyin adil olmadığını düşünüyorsan ya da zehirlenip hayatını kaybetmekten korkuyorsan geleneğe göre testten vazgeçebilir, böylece daha fazla yarışmaya ihtiyacımızın olmamasını sağlayabilirsin. Biz iblisler hayatınıza değer verirseniz size gülmeyeceğiz, siz sadece insansınız.”

 

 

İblislerin sesli kahkahası ve müritlerin sinirli suçlamalarının sesleriyle Shen Qingqiu asıl Sha Hualing’e karşı zaten fazla iyi duyguları yoktu ve yeni bir seviyeye ulaşmıştı.

 

 

Sha Hualing tipindeki bir kadın YY kahramanının bakış açısından okuyan birisi tarafından binlerce beğeni kazanabilir fakat gerçekte onun yanında bulunduğunda Shen Qingqiu onun gibi birisinin olduğuna bile inanamadı!

 

 

Kitapta yazılanla karşılaştırıldığında farklılıklarının olmasından değildi, gerçekten en kötü şey orijinalindeki gibi çok aşırıydı!

 

 

Vahşi ve ateşli bir karakterdi, ayrıca akılsız bir şekilde âşıktı. Kahramanın kişilerinden birisi olmasaydı erkenden diğer tarafa geçerdi. Luo Binghe’nın ilgilendiği şeyler hakkında birazcık korkuttunuz mu öz babası olsanız bile öncelikle sizin köpek yaşamınızı almak isteyecektir. Asıl eserde İblis Âlemi’deki mevkisini Luo Binghe’ya teslim etmek amacıyla kendi öz babasının hakkını yedi…

 

 

Luo Binghe, şimdilik birazcık acı çekeceksin.

 

 

Sha Hualing’in kışkırtmasına karşılık Shen Qingqiu kayıtsızdı ve boş zaman aralığı bıraktı. Bu İblis Âlemi halkına bir süreliğine baskı, insanları endişelendirdikleri kadar iyi, yaratmıştı. Ta ki bakışlarını etrafta gezdirip doğrudan birisinin yönüne gözlerini dikene kadar.

 

 

“Luo Binge, sen çıkıyorsun.”


 *****




Önceki Bölüm ― Sonraki Bölüm

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder